Erteleme

“Yapmam gerek fakat bir türlü başlayamıyorum…” Bazen yalnızca bir mail atmak, bir ödevi yazmak ya da bir aramayı yapmak gerekir fakat biz günlerce bekleriz. Yapılacak işler gözümüzde büyür, vakit akar ve sonunda kendimizi hatalı, yetersiz ya da çaresiz hissederiz. İşte bu erteleme davranışı, birçok kişinin hayat kalitesini sessizce düşüren ve birden fazla vakit yanlış anlaşılan bir durumdur. Ankara Emek’teki ofisimde, erteleme eğilimiyle baş etmekte zorlanan danışanlarla ferdî terapi süreçleri yürütüyorum. Bu yazıda, ertelemenin nedenlerini, ruhsal boyutunu ve tahlil yollarını birlikte ele alacağız.

Erteleme davranışı, vakit idaresi eksikliğinden çok ruhsal süreçlerle ilişkilidir. Mükemmeliyetçilik, başarısızlık korkusu, düşük öz-düzenleme marifeti, anksiyete ve anında tatmin arayışı üzere faktörler bu davranışın temel nedenlerindendir. Erteleme ile başa çıkmak için küçük maksatlar belirlemek, öz-şefkat göstermek, vakit idaresi teknikleri uygulamak ve hislerin farkında olmak değerlidir. Şayet erteleme alışkanlığı günlük hayatı olumsuz etkiliyorsa, profesyonel dayanak almak uzun vadeli bir tahlil sağlayabilir.