Beni takip edin!

Beni benden alın!

Doğuştan olan benler farklı bir ilgiyi hak eder. Kimilerinin çapları 5 cm’yi geçer ve bunlar “dev kıllı ben” olarak isimlendirilir. Küçük ve orta boyutta olanlar kahverengi yama biçiminde ortaya çıkar, ergenlik çağında rengi yoğunlaşır; deriden kabarık hale gelebilir ve kıllanabilir. Dev olanlar koyu renkli, kıllı ve pürtüklü yüzeylidir. Doğumdan sonra bu benler de beden ile orantılı olarak büyüme gösterir. Melanom ismi verilen son derece berbat huylu bir deri kanserine dönüşme mümkünlüğü küçük olanlarda %1-5, büyük olanlarda %5-10 aralığındadır. Bu nedenle bunların cerrahi olarak çıkarılması önerilir. Çıkarıldıktan sonra direkt dikiş tekniği ile kapatılamayacak kadar büyük olanlarda ya da bu halde kapatıldığında uygun olmayan kozmetik bozukluk oluşabilecek durumlarda seanslar halinde çıkarma, deri yaması, bölgesel yahut uzak doku transferi, doku genişletici uygulamaları gerekebilir. Geride hiçbir kalıntı bırakmadan tüm oluşumun çıkarılması, riskin en aza indirgenmesi bakımından değerlidir.

Kötü huylu dönüşüm potansiyeli olsun ya da olmasın, benlerin ve derinin yalnızca üst katmanını ilgilendiren güzel huylu oluşumların da, kozmetik nedenlerden ötürü ya da bunların sıklıkla giysi ve kolyelere takılması nedeniyle hastalar tarafından çıkarılması istenebilir. Bu benlerin çıkarılmasında hiçbir sakınca yoktur; lakin bilhassa yüz bölgesindeki süreçlerde yüzün estetik bileşenlerinin bütünlüğüne azami kıymet verilmelidir; örneğin burun kanadı, burun sırtı, üst dudak yayı, alt göz kapağı, kulak kepçesi üzere en ufak bir doku eksikliğine bile tahammülü olmayan özel yapıların üzerindeki oluşumlar alınırken çok çeşitli ve hassas cerrahi teknikler uygulanır. Böylelikle, ben alımından sonra alt göz kapağı aşağı çekmemeli, dudak ruloları ve çizgilerinin olağan alakası korunmalı, dudak yayının sürekliliği bozulmamalı, burun kanadı çentiklenmemeli, kulak kepçesinde ısırılmış görünüm olmamalıdır. Doğal tansiyon çizgilerine paralel olarak tasarlanan süreçlerde çoğunlukla vakitle belirginliği azalan ince bir çizgi halinde bir iz beklenir.

Gelin artık tam olarak anlaşılmayan, tahminen de biraz yanlış anlaşılan bu kıymetli husus hakkında kısa ipuçları verelim:

1. “Bene bıçak bedelse kanser olursun” tabiri büsbütün yanlış bir sözdür ya da yanlış anlaşılmıştır. Estetik cerrahiye ilişkin temel prensipler göz önünde bulundurularak yapılan bir ben çıkarılması sonucunda, bedeninizden makus huylu olma potansiyeli yüksek olan bir şeyi uzaklaştırmış olursunuz. Buna rağmen, bir benin eksik ya da yüzeysel , artta kalıntı bırakılarak çıkarılması, yakılması, dondurulması, bene lazer ve kimyasal unsur uygulaması kanser gelişim riskini arttıran ve benin takip edilmesini zorlaştıran, katiyetle başvurulmaması gereken usullerdir. Bu yollar, derinin yüzeyel katmanını ilgilendiren ve âlâ huylu olan siğil ya da leke üzere aşikâr başlı oluşumlara uygulanabilir.
2. Cildinizde var olan benlerin renk, form, kıvam, yükseklik ve büyüklüğünde değişiklik görürseniz ya da etrafında yara oluşumu fark ederseniz, vakit kaybetmeden kesinlikle hekiminize başvurun. Doğuştan var olan beninizde bu değişiklikleri görmeseniz bile, bunu büsbütün aldırma seçeneğini kesinlikle değerlendirin. Bu, takip etme zorunluluğunu da ortadan kaldıracağı için sizi de rahatlatacaktır.
3. Cildinizin rastgele bir yerinde, bilhassa güneş gören bölgelerde küçük bir sivilce üzere başlayıp vakitle büyüyen, üç haftadan daha fazla müddet geçmesine karşın güzelleşmeyen, aralıklı olarak sızıntı biçiminde kanayan,üzeri kabuklanan bir yara varsa hiç beklemeden branşımızın uzman tabiplerinden birine başvurun. Bu sayılanlar deri kanserinde en sık rastlanılan belirtilerdir.
4. Güneşten korunun. Güneş, deri kanseri riskini arttıran en değerli etkenlerden biridir. Ayrıyeten ultraviyole ışınları nedeniyle ciltte erken yaşlanma belirtilerine ve lekelere yol açabilir. Yaptığınız işten ötürü güneşe çıkmak zorunda kalıyorsanız, kesinlikle gerekli giysilerle ve yüksek muhafaza faktörlü güneş hami kremlerle tedbir almalısınız.
5. Beninizi kendi usullerinizle kesmeye, iple bağlayıp boğmaya çalışmayın, berberinize kestirmeyin. Küçük kazalar sonrası bir kısmı ayrılmış ya da üst kısmı kopmuşsa tamamını aldırmak için kesinlikle bir plastik cerraha başvurun.